Şeytanın avukatı var mı?
Ne yapıp edip kimsenin bulamadığı hukuk boşluklarını bulan, karşı tarafın hatalarını, zaaflarını affetmeyen, müvekkili için bütün şeytani imkanları kullanan avukatlar… Onlara erişmek de hiç öyle kolay değildir. Hatırı sayılır bir parayı gözden çıkarmak gerekir. Bazen para bile yetmez, onlar yalnızca yıllardır çalıştıkları özel müvekkillerine hizmet ederler. Bu avukatlar kötülükte ve gaddarlıkta müvekkillerini aratmazlar, hatta onlardan bile kötü olup, müvekkillerine zalimce fikirler verirler. Neredeyse müvekkilleriyle bütünleşen avukatlar, kötü adamların mimiklerini, giyimini, konuşma tarzını aynen yansıtırlar. Onların silah taşıması gerekmez. Tek gereken avukatın sert bir bakışıdır. O an hasımın bileti kesilmiş, hakkında onu alt edecek planlar uygulamaya geçmiştir bile. Nedense bu avukatların aileleri hiç ekrana gelmez. Kimseyi sevmezler, sadece karşı tarafın hezimetine gülerler. Uzun siyah limuzinlere binerler, ellerinden wiskey bardağı düşmez. En yüksek binalarda, içinde bilardo masası olan ofisleri vardır. Her yerde sayısız avukatlar, sekreterler koşturmaktadır. Geceleri ofisin ışıkları hiç sönmeyip devamlı hinlik düşünülüp hasımların nasıl altedileceği tasarlanır.