Çoğu avukatın çok fazla koşturduklarından ama buna karşın çalışmalarına oranla yeterince kazanamadıklarından şikayetçi olduklarını duymak benim için olağanlaştı. Ancak bu şikayetlerin ardından gelen hiçbir akılcı çözüm önerisine rastlayamadım. İşinizi verimlililiğini artırarak daha kazançlı hale getimek, daha az çaba ile daha çok kazanç sağlamanın bütün dünyada kabul görmüş yoludur. Peki ama bu avukatlık gibi bir mesleğe nasıl uygulanır? Çözüm sizin herkes için her şeyi yapamayacağınız gerçeğinde gizli.

“Pareto Prensibi” nden bahsederek konuyu daha iyi anlatabileceğime inanıyorum. İtalyan ekonomist Vilfredo Federico Pareto ‘nun geliştirdiği prensibe göre “sonuçların %80 ‘i, sebeplerin %20 sinden dolayı gerçekleşir.” Yani çaba ve emeğinizi size %80 lik sonuç doğuran %20 ‘ye yönelttiğinizde arzu duyduğunuz başarı fırsatını ve büyümeyi daha çabuk ve daha az çalışarak elde edebilirsiniz. Buna kısaca 80/20 kuralı da denebilir. (Prensibin formül ve ayrıntılı açıklaması için Wikipedia‘ya bakınız)
80/20 Düşüncesini Geliştirmek
80/20 düşüncesini hayata geçirebilmek için atılması gereken ilk adım, en sorunsuz ve daha az sorunlu müvekkillerinizi ve iş kaynaklarınızı belirlemek olacaktır. En iyi müvekkilleriniz muhtemelen şu kişilerdir:
- Ücretlerini öderler.
- Yeni müvekkiller yönlendirirler.
- Tavsiyelerinizi dinlerler.
- Tecrübelerinize değer verirler.
- Size en iyi yaptığınız iş için ister ve ihtiyaç duyarlar.
Kötü müvekkilleriniz de muhtemelen burada yazılı olanların tam tersini yapanlardır. Bir kere “iyi” tür müvekkillerinizi belirlediğinizde, onları etkilemek ve işinize daha çok dahil etmek için bir plan oluşturmalısınız.
Müvekkillerinizi sınıflandırırken kullanacağınız en objektif ölçüt ise “size en az çabayla en çok kazandıranları” belirlemek olacaktır. Ayrıca size iyi işler için referans olanları belirlemek de olacaktır. Bunun anlamı, vereceğiniz mesajın ve hizmetin herkese yönelik olmayacağıdır. Buradan da anlaşılacağı üzere bir avukatlık bürosunun başarısı için mümkün olduğunca seçilmiş müşterilerle çalışmak ve geri kalan müvekkillerle yolları ayırmanın doğru olacağını ifade edebiliz. Hizmetlerinizin herkeze yönelik olmaması hem kalitesini hem de fiyatını artıracak, bu şekilde oluşturulan müvekkil networku kazançlı büyümeyi de beraberinde getirecektir.
Buradaki önemli konularan birisi ise hangi alanın üzerine yoğunlaşmanız gerektiği meselesidir. Aslında hedeflenen bir alanın ve bunda ısrarla uzmanlaşmaya çalışmanın pek de pratik değeri yoktur. Mühim olan en iyi müvekkillerinizin kim olduğu ve sizin onların problemlerini nasıl çözdüğünüzdür. Özetle, çaba ve emeğinizi size sonuçların %80 ‘inin sağlayan %20 lik kesime ve onların sağladığı işlere yoğunlaştırmalısınız.
80/20 Düşüncesini Uygulamak
Sınırlı zamanınız ve kaynaklarınız olduğunu kabul ederek, herkes için herşeyi yapamayacağınızı kabul etmelisiniz. Mevcut müvekkillerinizi ve iş kaynaklarınızı değerlendirmek ve kazançlılıklarını ölçmek için zaman ayırın. Hangi müvekkillerinizle çalışmak cazip? Ve en önemlisi, hangi müvekkillerinizin iş yaşamınızda bulunmasını istemiyorsunuz? Çalışmayı cazip bulduğunuz müvekkillerinizin problemlerinin çözümünde daha aktif bir iletişimle tecrübelerinizi ortaya koyabilir veya amaçladıkları başarıya ulaşmalarında yardımcı olabilir ve onları etkileyebilirsiniz.
İlginizi çekebilir:
Facebook yorumları
Powered by Facebook Comments
Değerli Meslektaşım, Avukatlık mesleği ile ilgili yaptığınız tespitlerin tamamı çok isabetli ve önerilerinizi de çok yararlı bulduğumu ifade etmek isterim. Hakikaten yazılarınızı okuduğumda tarif ettiğiniz meseleleri birebir ben de yaşamış olduğumu görünce demek ki meslekteki bu sıkıntıları sadece ben yaşamıyorum dedim kendi kendime. Sabahtan akşama kadar benimle diyaloğa geçen müvekkil ve yakınlarının tek amacı onları mutlu etmemi beklemek ve ancak bunun karşılığında bir bedel ödememek…
Değerli Üstadım,
Yazılarınızı beğenerek ve ilgiyle okuyorum. Son derece etkilendiğimi söylemem gerekiyor. Bir fırsatım olsa da sizi görmeye gelebilsem. Benimde kendime ait bir hukuk ofisim var ve sizinle beraber çalışmayı çok arzu ederim.